Manowar 1981 yılında basçı Joey DeMaio ile gitarist Ross The Boss (Ross Friedman) tarafından kurulan Amerikalı grup, vokalist Eric Adams ile davulcu Donnie Hamzik'in de katılımıyla melodik AOR'a tamamen zıt bir müzik yapmayı hedefledi. Üyeleri hayvan postlarıyla örtünen grup, Adams'ın vahşi vokalleri ve DeMaio'nun saldırgan bas partisyonlarıyla heavy metal hareketinin en değişik gruplarından biri olacağının işaretlerini vermeye başlamıştı.
1982 yılında çıkardıkları ilk albümleri "Battle Hymns", Heavy metal için gerçek bir dönüm noktası oldu. Savaş, kan, ölüm ve karmaşadan bahseden sözleriyle grup, Ted Nugentile Black Sabbath'ın çok daha hızlandırılmış bir benzeri gibiydi. Bu arada albümde "William Tell Overture"un elektrik bas gitarla solo olarak çalınan şok edici bir düzenlemesi yer alıyordu. Ancak albümün satışı hiç iyi olmadı ve müzik basını bu çalışmayla dalga geçercesine "kötü bir kabus" benzetmesini yaptı.
Daha sonra Manowar, MFN Records ile anlaştı, davula Scott Columbus geldi ve ikinci albümleri olan "Into Glory Ride"ı piyasaya çıkardılar. Ancak bu albüm de beklenen satış rakamlarına ulaşamadı. Topluluğun hayran kitlesinde çok az bir artış gözlemlendi. Sadece küçük bir çevre tarafından bilinen grup, 1984'de çıkardığı "Hail To England" ile biraz daha yayılmış olsa da 1985 çıkışlı "Sign of Hammer" fırsatı değerlendiremedi ve yine istenilen başarı elde edilememiş oldu.
Manowar, her albümüyle gerçekten farklı yapılar ortaya koymasına karşın sesini bir türlü geniş kitlelere duyurmayı başaramadı. Nihayet 1987'de çıkardıkları "Fighting The World" ile şanslarını döndürdüler ve kısa zamanda dünya çapında büyük bir başarı yakaladılar. Kiss ve Judas Priest'in yoğun etkilerinin görüldüğü bu çalışma ile grup, heavy metalin gelişimine önemli katkılar sağladı.
Daha sonra, 1988 yılında yayınlanan "Kings of Metal" ile başarılarını pekiştirdiler. Ancak grubun yaşadığı eleman değişikiliği, yükselen grafiğinin önünü kesti. Ancak şüphesiz ki; uzun bir mücadelenin ardından gelinen bu yerin korunamaması, sadece buna bağlı değildi. Manowar, kurmak istediği heavy metal krallığı için sürekli şiddet, kan, savaş ve ölümden bahsetti. Belki de itici olan buydu.
Manowar; her albümde yer verdiği, bir klasik müzik eserinin bas gitarla solo olarak yapılan yorumunun yanısıra, Orson Walles gibi ölmüş sanatçıların seslerini örnekleme (sampling) yöntemiyle kullanmasıyla, kurulacak olan heavy matal tarzı için çok farklı bir yapı ortaya koydu. Ayrıca topluluk; ütopik, destansı bir çizginin de temsilcisi durumundadır.